Düzce Deprem Şehitleri

İBRAHİM TUZCU KISA HAYAT HİKAYESİ
1956 Yılında Akçakoca Ayazlı mahallesinde dünyaya geldim. İlkokulu Barbaros ilköğretim okulunda,orta okulunu Akçakoca Lisesinin ortaokul kısmında , liseyi Kdz Ereğli’de o zamanın sanat okulu Endüstri Meslek Lisesi’nde okudum.1973’te mezun oldum.Okulun bitiminde Ereğli Demir Çelik Fabrikalarında işbaşı yaptım.Çeşitli kademelerde görev aldım. 2000 yılında emekli oldum. Sporu çok sevdiğimden çeşitli kulüplerde çalıştım (Düzcespor , Akçakocaspor , YeniAkçakocaspor , Akçakoca İdmanyurdu,çeşitli görevlerde bulundum , Yeni Akçakocaspor,Antaş İdmanyurdu , Ayazlı Tersane spor kulübünü kurdum. Bolu merkez hakem komitesinde 2 yıl çalıştım,Düzce’ de saha komiserliği yaptım. Çuhallı Çarşısı Güzelleştirme Derneğinin kurulmasında emeğim olmuştur.Tuzcuoğlu Secere,Yeşil Akçakoca ,Lazimarktan Ayazlıya,Akçakoca köyleri, Düzce şehitleri,Akçakoca’ da spor, Düzce Hakkında Herşey ,Düzce Spor Tarihi,Düzce Deprem Şehitleri,Akçakoca Gazileri,Düzce Laz Göçleri adlı kitapları derledim, 2 çocuk babası ve az Fransızca bilmekteyim.Cennet Düzce’ yi çok seviyorum
 
 
 
SUNUŞ
 17 Ağustos 1999 günü meydana gelen, binlerce vatandaşımızın hayatını kaybetmesine  ve on binlerce insanımızın da yaralanmasına yol açan Marmara Depremi, Milletimizin yaşadığı en acı felaketlerden biri olarak tarihteki yerini almıştır. Geride yalnızca yıkım ve acı bırakan önemli olaylar, genellikle hatırlanmak  istenmez. Ancak, 17 Ağustos, yıkılan umutları yeniden canlandırmak, vatandaşlarımıza güven duygusunu yeniden kazandırmak ve depremle yaşamayı öğrenebilmemiz için, bize sorumluluklarımızı sürekli hatırlatan  tarih olmuştur.
17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 Depremleri, ülke ekonomisi için vazgeçilmez önem taşıyan bu bölgemizle birlikte, tüm Türkiye'de ekonomik ve sosyal hayatı derinden etkilemiştir.  Depremin ardından her yönüyle büyük bir seferberlik başlatılmış; halkımız örnek bir dayanışma ruhu ile elindeki tüm imkanları  harekete geçirerek, büyük bir fedakarlıkla  ihtiyaç içindeki vatandaşlarımıza yardım elini uzatmıştır.  Devletimiz de Milletimizle  el ele vererek yaraların sarılması ve yeniden yapılanma çalışmaları için yoğun bir çaba göstermiştir. Böylece, yaşanan sıkıntıların aşılması konusunda önemli aşama kaydedilmiştir.
Afetlerin daha etkin ve tek elden yönetilmesi için, 29 Mayıs 2009 günü TBMM tarafından kabul edilen 5902 sayılı yasa ile merkezde Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı (AFAD) illerde ise Valinin sevk ve idaresinde İl Afet ve Acil Durum Müdürlükleri kurulmuş ve 17 Aralık 2009 günü faaliyete geçmiştir.   Bu tarih itibariyle İçişleri Bakanlığı’na bağlı Sivil Savunma Genel Müdürlüğü, Başbakanlığa bağlı Türkiye Acil Durum Yönetimi Genel Müdürlüğü ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’na bağlı Afet İşleri Genel Müdürlüğü kapatılmıştır.
5902 sayılı Başkanlık kuruluş yasası; afet ve acil durumlar ile sivil savunmaya ilişkin hizmetlerin ülke düzeyinde etkin bir şekilde gerçekleştirilmesi için gerekli önlemlerin alınması ve olayların meydana gelmesinden önce hazırlık ve zarar azaltma, olay sırasında yapılacak müdahale ve olay sonrasında gerçekleştirilecek iyileştirme çalışmalarını yürüten kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyon sağlanması ve bu konularda politikaların üretilmesi ve uygulanması hususlarını kapsamaktadır.
Afet  önleme  ve  zararlarını   azaltma  çabaları   için,  halkın bilgilendirilmesi   ve   bilinçlendirilmesine   çalışılmakta   ve   bu   çerçevede  okullarda, sivil    toplum kuruluşlarında  ve   özel   sektörde  sürekli   afet   eğitimleri verilmektedirler. Ayrıca acil durumlara yönelik eğitimler ve tatbikatlar yapılarak yöneticilerin karar alma süreçlerinde etkinliği arttırılmaktadır. Eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarındaki amacımız   “afete dirençli toplum’’ yetiştirmektir.
Deprem bilincinin  artık halkımızın temel ilgi alanlarından birisi olduğunu görmek sevindirici bir gelişmedir. Bu ilginin sonucu olarak aradan geçen on üç yıl içinde:
-Daha etkin bir afet yönetimi düzenine geçilmiş,
-Bilimsel araştırmalar yoğunlaştırılmış,
-Yapı ve yerleşimlerin deprem güvenliği bakımından taşıdığı önem ile değerlendirme ve iyileştirme gereği anlaşılmış,
-Kentsel planlamada yerbilim ve mühendislik verilerinin etkin kullanımı, yapı denetimi, zorunlu deprem sigortası kentsel yenilenme ve kentsel iyileştirme gibi alanlarda mesafe kaydedilmiştir.
Bu çerçevede; ülke olarak tüm deprem önlemlerini almaya mecbur değil mahkum olduğumuzu   ve  her zaman depreme hazırlıklı olmamız gerektiğini unutmadan,  afet bilincini geliştirmeliyiz.
Bu vesileyle 1999 depremlerinde  hayatını kaybetmiş bütün vatandaşlarımıza bir kez daha Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum.”
 
 
 
 
 
DEPREM NEDİR?
Yerkabuğu içindeki kırılmalar nedeniyle ani olarak ortaya çıkan titreşimlerin dalgalar halinde yayılarak geçtikleri ortamları ve yeryüzeyini sarsma olayına "DEPREM" denir.
Deprem, insanın hareketsiz kabul ettiği ve güvenle ayağını bastığı toprağın da oynayacağını ve üzerinde bulunan tüm yapılarında hasar görüp, can kaybına uğrayacak şekilde yıkılabileceklerini gösteren bir doğa olayıdır.
Depremin nasıl oluştuğunu, deprem dalgalarının yeryuvarı içinde ne şekilde yayıldıklarını, ölçü aletleri ve yöntemlerini, kayıtların değerlendirilmesini ve deprem ile ilgili diğer konuları inceleyen bilim dalına "SİSMOLOJİ" denir.
DEPREMİN OLUŞ NEDENLERİ VE TÜRLERİ:
Dünyanın iç yapısı konusunda, jeolojik ve jeofizik çalışmalar sonucu elde edilen verilerin desteklediği bir yeryüzü modeli bulunmaktadır. Bu modele göre, yerkürenin dış kısmında yaklaşık 70-100 km.kalınlığında oluşmuş bir taşküre (Litosfer) vardır. Kıtalar ve okyanuslar bu taşkürede yer alır.Litosfer ile çekirdek arasında kalan ve kalınlığı 2.900 km olan kuşağa Manto adı verilir. Manto'nun altındaki çekirdegin Nikel-Demir karışımından oluştuğu kabul edilmektedir.Yerin, yüzeyden derine gidildikçe ısının arttığı bilinmektedir. Enine deprem dalgalarının yerin çekirdeğinde yayılamadığı olgusundan giderek çekirdeğin sıvı bir ortam olması gerektiği sonucuna varılmaktadır.
Manto genelde katı olmakla beraber yüzeyden derine inildikçe içinde yerel sıvı ortamları bulundurmaktadır.
Taşküre'nin altında Astenosfer denilen yumuşak Üst Manto bulunmaktadır.Burada oluşan kuvvetler, özellikle konveksiyon akımları nedeni ile, taş kabuk parçalanmakta ve birçok "Levha"lara bölünmektedir. Üst Manto'da oluşan konveksiyon akımları, radyoaktivite nedeni ile oluşan yüksek ısıya bağlanmaktadır. Konveksiyon akımları yukarılara yükseldikçe taşyuvarda gerilmelere ve daha sonra da zayıf zonların kırılmasıyla levhaların oluşmasına neden olmaktadır. Halen 10 kadar büyük levha ve çok sayıda küçük levhalar vardır. Bu levhalar üzerinde duran kıtalarla birlikte, Astenosfer üzerinde sal gibi yüzmekte olup, birbirlerine göre insanların hissedemeyeceği bir hızla hareket etmektedirler.
Konveksiyon akımlarının yükseldiği yerlerde levhalar birbirlerinden uzaklaşmakta ve buradan çıkan sıcak magmada okyanus ortası sırtlarını oluşturmaktadır. Levhaların birbirlerine değdikleri bölgelerde sürtünmeler ve sıkışmalar olmakta, sürtünen levhalardan biri aşağıya Manto'ya batmakta ve eriyerek yitme zonlarını oluşturmaktadır. Konveksiyon akımlarının neden olduğu bu ardışıklı olay tatkürenin altında devam edip gitmektedir.
İşte yerkabuğunu oluşturan levhaların birbirine sürtündükleri, birbirlerini sıkıştırdıkları, birbirlerinin üstüne çıktıkları ya da altına girdikleri bu levhaların sınırları dünyada depremlerin oldukları yerler olarak karşımıza çıkmaktadır. Dünyada olan depremlerin hemen büyük çoğunluğu bu levhaların birbirlerini zorladıkları levha sınırlarında dar kuşaklar üzerinde olusmaktadır.
Yukarıda, yerkabuğunu oluşturan "Levha"ların, Astenosferdeki konveksiyon akımları nedeniyle hareket halinde olduklarını ve bu nedenle birbirlerini ittiklerini veya birbirlerinden açıldıklarını ve bu olayların meydana geldiği zonların da deprem bölgelerini oluşturduğunu söylemistik.
Birbirlerini iten ya da diğerinin altına giren iki levha arasında, harekete engel olan bir sürtünme kuvveti vardır. Bir levhanın hareket edebilmesi için bu sürtünme kuvvetinin giderilmesi gerekir.
İtilmekte olan bir levha ile bir diğer levha arasında sürtünme kuvveti aşıldığı zaman bir hareket oluşur. Bu hareket çok kısa bir zaman biriminde gerçekleşir ve şok niteliğindedir. Sonunda çok uzaklara kadar yayılabilen deprem (sarsıntı) dalgaları ortaya çıkar.Bu dalgalar geçtiği ortamları sarsarak ve depremin oluş yönünden uzaklaştıkça enerjisi azalarak yayılır. Bu sırada yeryüzünde, bazen gözle görülebilen, kilometrelerce uzanabilen ve FAY adı verilen arazi kırıkları oluşabilir. Bu kırıklar bazen yeryüzünde gözlenemez, yüzey tabakaları ile gizlenmiş olabilir. Bazen de eski bir depremden oluşmuş ve yerüzüne kadar çıkmış, ancak zamanla örtülmüş bir fay yeniden oynayabilir.
Depremlerinin olusumunun bu sekilde ve "Elastik Geri Sekme Kuramı" adı altında anlatımı 1911 yılında Amerikalı Reid tarafından yapılmıştır ve laboratuvarlarda da denenerek ispatlanmıştır.
Bu kurama göre, herhangibir noktada, zamana bağımlı olarak, yavaş yavaş oluşan birim deformasyon birikiminin elastik olarak depoladığı enerji, kritik bir değere eriştiğinde, fay düzlemi boyunca var olan sürtünme kuvvetini yenerek, fay çizgisinin her iki tarafındaki kayaç bloklarının birbirine göreli hareketlerini oluşturmaktadır. Bu olay ani yer değiştirme hareketidir. Bu ani yer değiştirmeler ise bir noktada biriken birim deformasyon enerjisinin açığa çıkması, boşalması, diğer bir deyişle mekanik enerjiye dönüşmesi ile ve sonuç olarak yer katmanlarının kırılma ve yırtılma hareketi ile olmaktadır.
Aslında kayaların, önceden bir birim yerdeğiştirme birikimine uğramadan kırılmaları olanaksızdır. Bu birim yer değiştirme hareketlerini, hareketsiz görülen yerkabuğunda, üst mantoda oluşan konveksiyon akımları oluşturmakta, kayalar belirli bir deformasyona kadar dayanıklılık gösterebilmekte ve sonrada kırılmaktadır. İşte bu kırılmalar sonucu depremler oluşmaktadır. Bu olaydan sonra da kayalardan uzak zamandan beri birikmiş olan gerilmelerin ve enerjinin bir kısmı ya da tamamı giderilmiş olmaktadır.
Çoğunlukla bu deprem olayı esnasında oluşan faylarda, elastik geri sekmeler (atım), fayın her iki tarafında ve ters yönde oluşmaktadırlar.
FAYLAR genellikle hareket yönlerine göre isimlendirilirler. Daha çok yatay hareket sonucu meydana gelen faylara "Doğrultu Atımlı Fay"denir. Fayın oluşturduğu iki ayrı blokun birbirlerine göreli olarak sağa veya sola hareketlerinden de bahsedilebilinir ki bunlar sağ veya sol yönlü doğrultulu atımlı faya bir örnektir.
Düsey hareketlerle meydana gelen faylara da "Egim Atımlı Fay"denir. Fayların çoğunda hem yatay, hem de düsey hareket bulunabilir.
DEPREM NASIL OLUŞUR? DEPREM TÜRLERİ
Depremler oluş nedenlerine göre degişik türlerde olabilir. Dünyada olan depremlerin büyük bir bölümü yukarıda anlatılan biçimde oluşmakla birlikte az miktarda da olsa baska doğal nedenlerle de olan deprem türleri bulunmaktadır. Yukarıda anlatılan levhaların hareketi sonucu olan depremler genellikle "TEKTONİK" depremler olarak nitelenir ve bu depremler çoğunlukla levhalar sınırlarında olusurlar.Yeryüzünde olan depremlerin %90'ı bu gruba girer. Türkiye'de olan depremler de büyük çoğunlukla tektonik depremlerdir. İkinci tip depremler "VOLKANİK" depremlerdir. Bunlar volkanların püskürmesi sonucu oluşurlar.Yerin derinliklerinde ergimiş maddenin yeryüzüne çıkışı sırasındaki fiziksel ve kimyasal olaylar sonucunda oluşan gazların yapmış oldukları patlamalarla bu tür depremlerin maydana geldiği bilinmektedir. Bunlar da yanardağlarla ilgili olduklarından yereldirler ve önemli zarara neden olmazlar. Japonya ve İtalya'da olusan depremlerin bir kısmı bu gruba girmektedir. Türkiye'de aktif yanardağ olmadığı için bu tip depremler olmamaktadır.
Bir başka tip depremler de "ÇÖKÜNTÜ" depremlerdir. Bunlar yer altındaki boşlukların (mağara), kömür ocaklarında galerilerin, tuz ve jipsli arazilerde erime sonucu oluşan boşlukları tavan blokunun çökmesi ile oluşurlar. Hissedilme alanları yerel olup enerjileri azdır fazla zarar getirmezler. Büyük heyelanlar ve gökten düşen meteorların da küçük sarsıntılara neden olduğu bilinmektedir.
Odağı deniz dibinde olan Derin Deniz Depremlerinden sonra, denizlerde kıyılara kadar oluşan ve bazen kıyılarda büyük hasarlara neden olan dalgalar oluşur ki bunlara (Tsunami) denir. Deniz depremlerinin çok görüldüğü Japonya'da Tsunami'den 1896 yılında 30.000 kisi ölmüstür.

DEPREM NEDİR NEDEN OLUŞUR? - DEPREMDEN NASIL KORUNURUZ?

Deprem olduğunda herkesin kendini koruması gerekir. Her şeyden önce deprem anında sakin olmaya çalışın. Kapalı bir alandaysanız camlardan ve üzerinize düşebilecek, dökülebilecek eşyalardan uzak bir yere sığının. Dışarıdaysanız binalardan telefon ve elektrik direklerinden uzak durun. Yoldaysanız, yeraltı geçitlerinden uzak durun, köprülere yaklaşmayın. Ve en önemlisi; başınızı ve boynunuzu koruyun. Eğilin, kapanın ve tutunun.
DEPREM ANINDA EĞER EVDEYSENİZ:
Eğer deprem anında evdeyseniz
Hemen pencere ve camlardan uzak sağlam bir masa veya mobilyanın yanına eğilin, kapanın ve tutunun. Özellikle koltuk yanı gibi sağlam eşyaların yanına eğilin ya da yan yatın, başınızı ve boynunuzu daha önce gördüğümüz gibi kapanarak koruyun ve tutunun. Salonda, kitaplık ve kitaplar üzerinize düşebilir. Müzik seti ve televizyon düşebilir. Uzak durmanız gereken bu gibi eşyaları önceden sabitleyin. Deprem sırasında yatağınızda uyuyorsanız, hemen yatağın yanına inin, eğilin, kapanın ve sağlam bir yere tutunun. Depremden sonra soba, kalorifer, ocak ve televizyon gibi aletleri kapatın. Kapatamıyorsanız aile büyüklerine hatırlatın.
Eğer deprem anında evdeyseniz
DEPREM ANINDA EĞER OKULDAYSANIZ:
Deprem anında okuldaysanız
Hemen sıranızın yanına ya da sıraların arasına eğilin, kapanın ve tutunun. Başınızı ve boynunuzu ellerinizle ya da yumuşak bulduğunuz bir şeyle koruyun. Yüzünüzü pencere ve camlardan uzak tutun.
Deprem anında okuldaysanız
DEPREM ANINDA EĞER KORİDORDAYDANIZ:

Yakınınızda masa ve sıra yoksa, bir duvarın yanına eğilin ve kapanın.
DEPREM ANINDA EĞER KÜTÜPHANEDEYSENİZ:

Kitapların üzerinize düşmeyeceği bir yere ve pencerelerden uzak bir yerde eğilin, kapanın ve tutunun. Okul ve sınıf deprem planınızı arkadaşlarınız ve öğretmenlerinizle birlikte oluşturun. Bu planı uygulayarak tartışın. Deprem bittikten sonra ne yapacağınız konusunda öğretmeninizi dinleyin.
DEPREM ANINDA EĞER AÇIK HAVADAYSANIZ:

Pencerelerden, binalardan, elektrik tellerinden uzak ve boş bir noktaya doğru gitmeye çalışın. Eğer gidemiyorsanız, binalardan uzak bir yerde eğilin, kapanarak başınızı ve boynunuzu koruyun. Çocuk bahçesinde kaydırak, tahterevalli, salıncak gibi oyun araçlarından uzaklaşın.
DEPREM ANINDA EĞER ARABADAYSANIZ:

Şoföre; direk, alt-üst geçit ve köprülerden uzak bir yerde durmasını söyleyin ve arabayı terketmeyin. Sakin olun, panik yapmayın. Böyle davranmanız çevrenizdekilerin de sakinleşmesini sağlayacaktır.
DEPREM ANINDA EĞER TİYATRO YA DA SİNEMADAYSANIZ:
Eğer deprem anında sinema ya da tiyatrodaysanız
Sakin olun. Yetkililerin anonslarını bekleyin. Kapılara koşmayın. Sıraların arasına eğilin, başınızı korumak için kapanın, uygun bir yer varsa tutunun. Eğer üzerimize düşecek bir şey varsa (tavanda sallanan avize gibi) başka bir yere geçin.
Eğer deprem anında sinema ya da tiyatrodaysanız
DEPREM ANINDA EĞER MARKET YA DA ALIŞVERİŞ MERKEZLERİNDEYSENİZ:
 
 
Eğer bir alışveriş merkezindeyseniz

Panik yapmayın. Büyük kolonlardan, raflardan ve dolaplardan uzak durun. Yangın çıkışlarına, merdivenlere ve yürüyen merdivenlere ve asansörlere koşmayın. Anonsları dinleyin, mağaza güvenlik personelinin uyarılarını yerine getirin. Satın aldığınız eşyaları bırakın. Tezgah yanlarına eğilin, kapanın ve tutunun.

DÜZCE AFAD KAYNAKLARINA GÖRE 17 AĞUSTOS 1999 VE 12 KASIM 1999 DEPREMLERİNDE
İLİMİZİN KAYIPLARI VE DEPREM SONRASI YAPILANLAR


 
DEPREM
1999 Düzce Depremi, 12 Kasım 1999 Cuma günü saat 18.57'de aletsel büyüklüğü 7.2 ve merkez üssü Düzce olan deprem . 30saniye süreyle etkili olan deprem, pek çok ilin yanı sıra Ukrayna'dan da hissedildi.
Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi'nin açıklamasına göre, ölü sayısı 845, yaralı sayısı 4948, depremde hasar gören ve derhal yıkılması gereken bina sayısı 3395, yıkık ya da ağır hasarlı ev sayısı 12939, iş yeri sayısı ise 2450'dir.
DÜZCE DEPREMİ 16 YIL OLDU
Düzce'de 17 Kasım depreminden sonra 12 Kasım 1999 Cuma Günü tekrar bir deprem daha meydana gelmişti. Düzce ve ilçelerinde yaşayan on binlerce vatandaşın kaderinin 30 saniyede değişmişti, Kasım depreminde 710 kişinin öldüğü, 2 bin 679 vatandaşımızın yaralandı.
Deprem zamanının hatırlayalım
Düzce’yi sarsan 17-12 Kasım depreminin üzerinden 15 yıl geçmesine rağmen sarsıntının izleri hala yüreklerde duruyor.  Depremin gerçekleştiği 30 saniye geride kaldığında Düzceliler yüzyılın felaketini yaşadı. Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte yaşanan acının ve depremin yıkıcı gücünün akıl almaz boyutları ortaya çıktı.
O yıllarda henüz il olmamış, Bolu'ya bağlı bir ilçe olan Düzce'de 168 bin kişi yaşıyordu ve o gece çok sayıda bina yerle bir olmuştu. Devlet hastanesi de yıkıldığı için yaralılara müdahalede büyük güçlükler çekilmiş, belediyeden, telsiz ve hoparlörlerle eczacılara eczanelerini açmaları, hekim ve hemşirelere de hastanelere gelmeleri için duyuru yapılmıştı. Deprem Ankara-İstanbul yolunda da hasara neden olunca yardım ekipleri ve ambulansların Düzce'ye ulaşmasında büyük sıkıntı çekilmişti.
Depremin üzerinden geçen üç saat içinde çevre merkezlerden bölgeye hiçbir ambulansın ulaşamadığı bildirilmiş, tüm Marmara'yı olduğu gibi Düzcelileri de gece yakalayan depremde ilk aşamada 30 binanın tamamen yıkıldığı belirlenmişti. Depremin ardından bölgeye yardım gönderilmeye, çadır kentlerin kurulmasının ardından prefabrik evler yapılmaya başlanmıştı.
Düzce Afet ve Acil Durum İl Müdürlüğü verilerine göre
 
17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen ve başta Gölyaka İlçemiz olmak üzere tüm İlimizi etkileyen 7.4 şiddetindeki Doğu Marmara depreminde Düzce Merkezde 314, Akçakoca İlçesinde 44,Gölyaka İlçesinde 131, Cumayeri İlçesinde 25, Gümüşova İlçesinde 40, Çilimli İlçesinde 39,Yığılca ilçesinde 9,Beyköy Beldesinde 26,Boğaziçi Beldesinde 10 olmak üzere toplam 910 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. 3936 vatandaşımız da yaralanmıştır.
Ayrıca Düzce li olmayan şehitlerimiz
Düzce ve Kaynaşlı Depreminde Toplam 287 kişi vefat etmiştir.Yani Düzce Depreminde 910 Düzce’li,287 Düzce’li olmayan vatandaşlarımız hayatlarını yitirmişlerdir.Toplamda 910+287=1197 vatandaşlarımızı kaybettik
 
Yine henüz 17 Ağustos 1999 depremin yaraları sarılamadan yaklaşık 3 ay sonra 12 Kasım 1999 tarihinde meydana gelen 7.2 şiddetindeki Düzce depreminden de başta Düzce Merkez ve Kaynaşlı İlçemiz olmak üzere İlimizin tamamı etkilenmiştir.
 
 
Düzce Afet ve Acil Durum İl Müdürlüğü verilerine göre 1999 depremlerinde Düzce  genelinde 16 bin 666 konut, 3 bin 837 işyeri ağır hasar gördü. Yine 10.968 konut, 2 bin 573 işyeri Orta Hasarlı olarak, 13 bin 70 konut, 1.606 işyeri ise Az Hasarlı olarak tespit edilmişti. Binlerce binanın yıkımına neden olan 12 Kasım 1999 depreminin ardından Bolu’dan ayrılarak il olan Düzce, geçen 14 yılda modern bir kent görünümüne kavuştu.
Afet ve Acil Durum İl Müdürlüğü resmi açıklamasına göre 1999 depremleri sonrası yeniden yapılanma çalışmaları kapsamında devlet, Düzce’de evleri yıkılan depremzedeler için Düzce Merkez, Kaynaşlı, Gölyaka ve Cumayeri ilçelerinde toplam 8 bin 470 konut, 1697 işyeri yaptırdı. Yine 2 bin 700 hak sahibi aileye E.Y.Y. (Evini Yapana Yardım) ve Hazır Konut kredisi kullandırıldı.
 
 
Prefabrik ve geçici binalarda hizmet veren Düzce Valiliği, Düzce Belediyesi, Düzce Adliyesi, SGK, İşkur, Düzce Müftülüğü, Düzce İtfaiyesi, SGK il Müdürlüğü, Gençlik Spor İl Müdürlüğü, PTT aktarma merkezleri,  yeni binalarına taşındı. Depremde 16 okul yıkılırken, yerlerine onlarca modern derslikli yeni  okul yapıldı.  Abant İzzet Baysal Üniversitesi’ne bağlı fakülte ve yüksek okullardan ayrılarak Düzce Üniversitesi kuruldu. Muncurlu’ya 300 yatak kapasiteli modern bir Atatürk Devlet Hastanesi yapıldı. Aziziye bölgesine yapılan Ağız ve Diş Sağlığı merkezi yeni modern binasında hizmet vermeye başladı. Düzce İl Emniyet Müdürlüğü’ne ait ek hizmet binasının yapımı tamamlandı. 300 Yataklı şehir hastanesi tamamlanmak üzere.
2004 yılında 5084 sayılı yasa ile teşvik kapsamına alınan Düzce hızla büyümeye başladı. Beyköy’de 2 organize sanayi bölgesi oluşturuldu. 1.Organize Sanayi Bölgesinde 173 Hektar, 2.Organize Sanayi Bölgesinde 81 hektar  alanda 66 fabrika faaliyet gösteriyor. Teşvik öncesi SSK primi ödeyen 8 bin kişi varken, şu an bu rakam SGK resmi kayıtlarına göre 65.643’e çıktı.
 
 
Depremin Bilimsel Rakamları
Depremin Büyüklüğü : 7.2
Enlem-Boylam : 40.768 Kuzey-31.148 Doğu
Odak Derinliği(h) : 14 km.
Faylanma Mekanizması :
1. Düzlem : 276/59/-167
2. Düzlem : 179/79/-32
Yüzey Kırığı : karada gözlenen 45–50 km.
Maksimum Yanal Atım :
-4.20 m. Düzce fayı doğu ucunda
-5.40 m. Düzce güneyi
-Batı ucunda, sağ yönlü yanal atım miktarı: 3 m.
-Eğim-yönlü düşey atım: 2.5 m.
-Doğu ucunda: sağ yönlü yanal atım miktarı:4.20m.
Başlıklarla Düzce Depremi
12 Kasım 1999 Düzce Depremi, Düzce fayının hareketi sonucu oluşmuştur.
73 km uzunluğunda olan bu fayın 30 km'lik batı bölümü 17 Ağustos 1999 depreminde kırılmış bulunuyordu. 12 Kasım 1999 depremi ise fayın 43 km uzunluğundaki doğu bölümünün kırılması sonucunda oluşmuştur.
Bu deprem, 17 Ağustos 1999 Gölcük Depremine neden olan Kuzey Anadolu Fayı'ın kuzey kolunu oluşturan fayların en doğusunda bulunan segmenti üzerinde gerçekleşmiştir.
12 Kasım 1999 depremi, 17 Ağustos 1999'daki kırılmaların Düzce fayının doğu bölümünü tetiklemesi sonucu gelişmiştir.
Deprem kırığının doğu bölümünü sağ yönlü doğrultu atımlı, Efteni gölü bölümü ise oblik faylanma mekanizmasını yansıtır. Kırık üzerinde ölçülebilen maksimum sağ yönlü yer değiştirme 410 ± cm, eğim atım ise 300 cm dolayındadır.
MTA-Ankara Üniversitesi tarafından hazırlanan 17 Ağustos 1999 Depremi sonrası Düzce Alternatif Yerleşim Alanlarının Jeolojik İncelemesi" adlı raporda, Adapazarı-Düzce arasında deprem riski artan faylar olarak Düzce fayının doğu bölümü ve Hendek arasında deprem riski artan faylar olarak Düzce fayının doğu bölümü ve Hendek fayıöngörülmüştü. 12 Kasım 1999 depremi ile Düzce fayındaki beklenti gerçekleşmemiştir.
En fazla can kaybı ve yapısal hasar, deprem kırığı üzerinde bulunan yerleşmeler ile Düzce kentinde meydana gelmiştir. Gölyaka-Kaynaşlı hattındaki yapı hasarlarının çoğunluğu, deprem fayının parçalaması sonucunda, Düzce kentindeki hasar ise zayıf zemin özelliklerine bağlı olarak gerçekleşmiştir.
Ulaşım alt yapısında da deprem kırığına ve heyelanlara bağlı olarak çeşitli deformazyonlar gelişmiştir.
Bölgede geniş bir alanda yapılan ölçümler, suların ekolojidirek temas olmadığına göstermektedir. CH4 gazının devamlılığı bulunmamaktadır ve konsantrasyonu giderek düşmektedir.
12 Kasım Düzce Depremi
 
17 Ağustos Marmara Depreminin üzerinden 87 gün geçtikten sonra, henüz depremin yaraları sarılmaya çalışılırken, dünya tarihinde görülmemiş bir şekilde ikinci bir deprem meydana geldi: 12 Kasım 1999...Bu kez depremin merkez üssü Düzce'ydi...Saatler 18.57'yi gösterdiğinde, Düzce kuvvetli bir darbe ile sarsıldı ve yıkıldı. Bu kez 17 Ağustos depreminden daha büyük şiddetle sarsılan Düzce 30 saniye içinde adeta yerle bir oldu. Merkez üssü Düzce olan deprem, Kaynaşlı'yı da yerle bir ederken, Bolu'nun da bir bölümünde can ve mal kayıplarına neden oldu.
 
12 Kasım depreminde Düzce, Akçakoca, Cumayeri, Çilimli, Gölyaka, Gümüşova, Kaynaşlı ve Yığılca'da toplam 710 kişi hayatını kaybederken 2.678 kişi de yaralandı.
 
17 Ağustos depremi ile kurulan çadırkentler bu kez daha yaygın olarak kurulmaya başlandı. Başta Türk Silahlı Kuvvetleri olmak üzere kamu ve özel sektör kuruluşları tarafından ilk anda hemen hemen her mahallede, her geniş alanda çadırkentler oluşturuldu. Yine 17 Ağustos depremi ile inşaasına başlanan ve kalıcı konutlara geçinceye kadar depremzedelerin yaşamlarının rahat sürdürmelerini sağlamak amacıyla prefabrike konutların yapımına hız verildi ve sayıları arttırıldı. Depremin hemen erkesi günü başta Kızılay olmak üzere çeşitli kamu kurum ve kuruluşları ile özel bazı kuruluşlar tarafından sıcak yemek verilmeye başlandı. Depremzedelerin giyim ve kuşamları için LDKM (Lojistik Destek ve Koordinasyon Merkezi) aracılığı ile istisnasız tüm depremzedelere her türlü giyecekleri birkaç kez ihtiyaçlarında ötesinde dağıtım yapıldı. Depremzedelerin kışı sıcak bir ortamda geçirmeleri için katalitik ve elektrikli ısıtıcılar dağıtılıp, tüm kış boyunca her ay 4 tüp verildi. Yine bir yıl boyunca depremde evini kaybeden ve orta hasarlı olanlara ayda 100 Milyon TL. olmak üzere ödeme yapıldı. Konutları orta ve az hasarlı olanlara onarım yardımı yapıldı.
 
Kalıcı konutlar için seçilen alan İlimiz merkezinin kuzeydoğusunda olup, merkeze yaklaşık 6 km. mesafede Nalbantoğlu ve Sallar köyleri arasında 329 hektarlık bir alandır.
Düzce Depreminde Ölenler
Düzce Merkez:
Gölormanı         10
Üçyol                   2
Köprübaşı            4
Ağaköy                6
Y.Taşköprü          6
Bahçeköy             6
Muncurlu              9
İstilli                      6
Turaplar                4
Aziziye                10
Uzun Mustafa:       6
Darıcı:                  13
Sarayyeri :              1
Otluoğlu:                 7
Konuralp:              41
Ballıca:                    4
Kiremit Ocağı:         3
Sinirci :                    1
Sancaklar :              1
Metek:                      3
K.Hasanağa:            1
Hamidiye :                5
Cumhuriyet :             3
Güven:                      1
Hacıoğlu :                 3
Beyciler:                   4
Çamköyü:                 1
Ozanlar :                   5
Bayramcı :                2
Körpeçler :                4
Altınpınar :                5
Karaca :                    9
Günbaşı :                  5
Kuşaçması:               1
Yayakbaşı:                1
Burhaniye:              22
Şerefiye:                 19
Musababa:                1
Kültür                      19
Azmimilli:                 10
Kazukoğlu.                2
Camıkebir:              10
Tokuşlar :                 4
Paşakonağı:             8
Çay.                          8
Cedidiye:                   2
Koçyazı:                    1
Kuşaçması:               1
Kadıoğlu:                   1
Fevzi Çakmak:           3
Hacı Ahmetler:           1
Şıralık:                       2
GürcüÇiftliği:              5
Yahyalar :                   2
Toplamda =             314
            
 
 
 
 
 
Akçakoca:               44
Kaynaşlı:               316
Gölyaka:                131
Gümüşova:              40
Cumayeri:                25
Çilimli;                      39
Yığılca:                       9
Beyköy:                    26
Boğaziçi:                  10
Toplamda =           596
Düzce li olmayan şehitlerimiz
Düzce ve Kaynaşlı Depreminde Toplam 287 kişi vefat etmiştir
GENEL BİLGİLER
Dünyada kaydedilen en büyük deprem hangisidir?
1900 den bu yana kaydedilen en büyük deprem, 22 Mayıs 1960’ta Şilide olmuştur (Magnitud= 9.5 Mw).
Yeryüzünde en az sallanan kıta hangisidir?
Depremi en az olan kıta Antartikadır.
Magnitüd ve Şiddet arasındaki fark nedir?
Magnitüd depremin kaynağında açığa çıkan enerjinin bir ölçüsü; şiddet ise depremin yapılar ve insanlar üzerindeki etkilerinin bir ölçüsüdür. (Magnitüd / Şiddet karşılaştırması)
Depremin Magnitüdü Nedir?
Depremin Magnitüdü, belli bir zaman diliminde kaydedilen sismogram üzerindeki deprem dalgalarının genliğinin logaritması olarak tanımlanır. (Richter-ML, mb, MS, MW)
Depremin Şiddeti Nedir?
Depremin yer yüzeyindeki etkileri depremin şiddeti olarak tanımlanır.  Şiddetin ölçüsü, insanların deprem sırasında uykudan uyanmaları, mobilyaların hareket etmesi, bacaların yıkılması ve toplam hasar gibi çeşitli kıstaslar göz önüe alınarak yapılır. Şiddeti tanımlamak için birçok ölçek geliştirilmiştir. Bunlardan en yaygın olarak kullanılanıDeğiştirilmiş Mercalli Şiddet Ölçeğidir (Modified Mercalli (MM) Intensity Scale). Bu ölçek, Romen rakamları ile belirlenen 12 düzeyden oluşur. Hiçbir matematiksel temeli olmayıp bütünü ile gözlemsel bilgilere dayanır.
Richter Ölçeği nerede satılır?
Satılmaz. Richter Ölçeği bir alet değildir; depremin magnitüdünü tanımlayan matematiksel bir formüldür.
Artçı Deprem (Aftershock) nedir?
Ana depremi izleyen daha küçük sarsıntılar dizisidir.
Artçı Depremler (Aftershocklar) ne kadar süre ile devam eder?
Belli bir süresi yoktur, 1 ay da olabilir 2 yıl da…
Depremin süresi ne kadardır?
Bir ile doksan saniye arasında değişir.
Depremler önceden belirlenebilir mi?
Var olan koşullarda depremin önceden belirlenmesi olanaksızdır.
Fay nedir?
Yerkabuğunu oluşturan kayaçların bir yüzey boyunca kırılması ve oluşan iki parçanın birbirine göre göreceli olarak yerdeğiştirmesidir. (Fay Türleri)
Kuzey Anadolu Fay Hattı nedir?
Doğuda Karlıova ile batıda Mudurnu vadisi arasında doğu-batı doğrultusunda bir yay gibi uzanır. Dünyanın en aktif ve en önemli kırık hatları arasında yer alan Kuzey Anadolu fay zonunun uzunluğu yaklaşık 1200 km dir; genişliği ise 100 m ile 10 km arasında değişir.
Deprem olan her yerde fay varmıdır?
Eğer yoksa bile yeni bir tane oluşmuştur.
P ve S dalgası nedir? (Animasyon)
·         P dalgası: Kayıtçılara ilk ulaşan deprem dalgasıdır. Hızı kabuğun yapısına göre 1.5 ile 8 km/sn arasında değişir. Tanecik hareketleri yayılma doğrultusundadır (boyuna dalga). Yıkım etkisi düşüktür.
·         S dalgası: Kayıtçılara ikincil olarak ulaşan deprem dalgasıdır. Hızı P dalgası hızının %60’ı ile %70’i arasında değişir. Tanecik hareketleri yayılma doğrultusuna dik ya da çaprazdır (enine dalga). Yıkım etkisi yüksektir. (P ve S dalgalarının Kabuk içerisinde ve Manto sınırında izlediği yola göre bileşenleri)
Sıvı Etkisi (Liquefaction) nedir?
Kum-kil gibi gevşek malzemeden oluşan katmanların deprem sırasında sıvıların çalkalanmasına benzer bir özellik göstermesidir.
Magnitüdlerine göre 1 yılda tüm dünyada kaç tane deprem olmaktadır?
(USGS ten)
Tanım
Büyüklük
Yıllık Ortalama
Çok Çok Şidetli (Great)
8 >=
1
Çok Şiddetli (Major)
7 – 7.9
18
Şiddetli (Strong)
6 – 6.9
120
Orta Şiddette (Moderate)
5 – 5.9
800
Hafif (Light)
4 – 4.9
6,200 (tahmini)
Çok Hafif (Minor)
3 – 3.9
49,000 (tahmini)
Çok Çok Hafif (Very Minor)
< 3.0
Magnitüd 2 – 3: günde yaklaşık 1,000
Magnitüd 1 – 2:  günde yaklaşık  8,000
Aletle deprem ölçümü ilk kez ne zaman yapılmıştır?
İlk sismoskop M.S. 132 yılında Çinli filozof Chang Heng tarafından icat edilmiştir. Bu aygıt ayaklı bir vazo üzerine eşit aralıklarla yerleştirilmiş 8 tane ejderha başı ile vazonun ayağı üzerine yerleştirilmiş  8 tane kurbağadan oluşur . Kurbağların açık olan ağızları ejderhalara doğru dönüktür. Deprem sırasında   ejderlerden bazıları ağızlarındaki bilyeyi kurbagaların ağzına düşürür. Hangi ejderin bilyesi düşmüşse sarsıntının doğrultusu o yödedir. Aletin kendi bulunduğu yerde hissedilemeyen yaklaşık 750 km uzaklıklardaki depremleri algılayabildiği söylenmektedir. Aletin gövdesini oluşturan vazonun içerisinde ne tür bir düzenek olduğu bilinmemektedir. Bu konudaki en yaygın görüş, vazo içerisine çok duyarlı bir sarkaç’ın yer aldığı görüşüdür.
Sismoskop
Deprem nerelerde oluşur?
Deprem herhangibir yerde ve herhangibir zamanda oluşabilir. Genel olarak depremlerin kaboğu oluşturan levhaların sınırlarında oluştuğu söylenebilir. Dünyanın çeşitli yerlerinde benzer nitelikte depremlerin tekrarlandığı gözlenmiştir ve bu kesiler hep levha sınırlarıdır. Depremlerin yoğun olarak gözlendiği bölgeler yeryüzünde üç ana kuşak oluşturur.
·         1. Kuşak (Pasifik Deprem Kuşağı): Şiliden kuzeye doğru Güney Amerika kıyıları, Orta Amerika, Meksika, ABD nin batı kıyıları ve Alaskanın güneyinden Aleutian Adaları, Japonya, Filipinler, Yeni Gine, Güney Pasifik Adaları ve Yeni Zelandayı içine alan en büyük deprem kuşağıdır. Yeryüzündeki büyük depremleri %81’i bu kuşak üzeride gerçekleşir.
·         2. Kuşak (Alpine): Endonezyadan (Java-Sumatra) başlayıp Himalayalar ve Akdeniz üzerinden Atlantik okyanusuna ulaşan kuşaktır. Yeryüzündeki büyük depremlerin %17’si bu kuşakta oluşur.
·         3. Kuşak (Atlantik): Bu kuşak Atlantik Okyanusu ortasında yer alan levha sınırı (Atlantik Okyanus Sırtı)   boyunca uzanır.
Deprem başladı ne yapmalıyım?
1.    Sakin olun.
2.    İçerdeyseniz, masa veya benzeri sağlam bir koruyucunun altına girin, başınızı saklayın ve hareket etmeyin. Pencerelerden ve cam eşyalardan uzak durun.
3.    Dışardaysanız, binalardan, ağaçlardan, telefon ve elektrik direklerinden uzak durun.
4.    Araçtaysanız, üst veya alt geçitlerden uzaklaşın, açık bir alanda durun ve aracınızdan çıkmayın.
Depremden hemen sonra yapılması gereken en önemli şeyler nelerdir?
1.    Kendinizin ve bulunduğunuz yerdekilrin yaralanıp yaralanmadıklarını kontrol edin ve gereken ilk yardımı yapın.
2.    Ayakkabılarınızı giyin.
3.    Bulunduğunuz yerin emniyetli olup olmadığını kontrol edin. Gaz, su ve elktrikle çalışan herşeyi kapatın; bulunduğunuz yapının hasarını (baca yıkılmaları, duvar çatlakları ve temeldeki hasarları) kontrol edin ve artçı sarsıntılardan etkilenip etkilenmeyeceği konusunda belirlemelerde bulunun.
4.    Çevreye dağılan malzemeleri toplayın.
5.    Radyonuzu açın. Yetkililerin, hayati önem taşıyan, uyarı ve açıklamalarına aynen uyun.
6.    Acil durumlar dışında telefonunuzu kullanmayın.
Türkiyede kaydedilen en büyük deprem hangisidir?
Aletsel dönemde ülkemizde kaydedilen en büyük deprem 26 Aralık 1939 Erzincan’ da olmuştur. Gece yarısı olan depremde yaklaşık 33 000 kişi ölmüştür.
 
 
TARİHSEL DEPREMLAR
Tarih
Şiddet
 
 
Yer
BC  222
X
Rhodos,Cyprus-(Tsunami)
 
BC  185
IX
Rhodos,Cyprus
 
BC   69
IX
Antakya,Syria
 
BC   26
IX
Aydin
 
BC   17
IX
Manisa,Aydin
 
24 11   29
IX
Iznik,Izmit
 
60
IX
Pamukkale,Honaz,Denizli
 
105
IX
Candarli Bay-Greece
 
110
IX
Izmir,Ephesus
 
13 12  115
IX
Antakya
 
127
IX
Niksar,Ladik,Susehri
 
155
X
Rodos,Mugla,Fethiye
 
03 05  170
IX
Bandirma,Erdek,Gemlik
 
177
X
Izmir,Sakiz,Sisam
 
245
X
Antakya
 
253
IX
Bergama
 
325
IX
Istanbul
 
334
IX
Antakya,Beyrut,Cyprus
 
24 08  358
IX
Kocaeli,Iznik,Istanbul-(Tsunami)
 
427
IX
Istanbul,Izmit,Iznik
 
08 12  447
IX
Istanbul,Izmit
 
14 09  458
IX
Antakya ve Northern Syria
 
25 09  478
IX
Istanbul
 
10 09  506
IX
Antakya,Samandag
 
29 05  526
IX
Antakya,Samandag
 
29 11  529
IX
Antakya
 
06 09  543
IX
Erdek,Bandirma-(Tsunami)
 
15 08  553
X
Istanbul,Kocaeli
 
30 09  587
IX
Antakya-(60.000 deaths)
 
688
IX
Izmir
 
715
IX
               Iznik,Istanbul
 
08 04  859
IX
Antakya,Lazkiye
 
16 05  865
IX
Istanbul
 
867
IX
Antakya
 
869
IX
Tavin,Erivan (12 000 deaths)
 
03 09  968
IX
Kastamonu,Corum,Amasya
 
26 10  986
IX
Istanbul,Trace-(Tsunami)
 
1045
IX
Erzincan
 
23 09 1064
IX
Iznik,Bandirma,Istanbul-(Tsunami)
 
10 08 1114
IX
Ceyhan,Antakya,Maras-(Tsunami)
 
1268
IX
Kozan,Ceyhan-(60 000 deaths)
 
1268
IX
Erzincan,Erzurum-(15 000 deaths)
 
08 08 1304
X
Rodos,Girit,Cyprus
 
23 09 1344
IX
Istanbul
 
03 1354
IX
Gelibolu,Bolayir,Malkara
 
20 03 1389
IX
Izmir ve Khios Island-(Tsunami)
 
1458
X
Erzincan,Erzurum-(32 000 deaths)
 
1462
IX
Istanbul
 
03 10 1481
IX
Rodos,SW Anatolia-(Tsunami)
 
21 12 1482
IX
Erzincan,Erzurum
 
18 08 1493
IX
Istankoy Island
 
14 09 1509
IX
Istanbul,Edirne-(13 000 deaths)
 
17 06 1584
IX
Erzincan,Erzurum-(15 000 deaths)
 
1598
IX
Amasya,Corum
 
02 04 1647
IX
Van,Mus,Bitlis
 
23 02 1653
IX
Aydin
 
06 02 1659
IX
Istanbul
 
17 08 1668
IX
Amasya,Tokat-(faulting 380km.)
 
10 07 1688
X
Izmir-(15 000 deaths,Tsunami)
 
25 05 1719
IX
Istanbul,Izmit,Karamursel
 
04 04 1739
IX
Izmir
 
07 06 1751
X
Sisam Island,Aegean Sea
 
29 07 1752
IX
Edirne,Havsa
 
02 09 1754
IX
Izmit Bay,Istanbul
 
22 05 1766
IX
Istanbul-(Tsunami)
 
13 08 1822
X
Antakya,Iskenderun-(20 000 deaths,Tsunami)
 
18 10 1843
IX
Rodos,Ege Denizi-(6 000 deaths)
 
12 10 1845
X
Midilli Island
 
21 06 1846
IX
Sisam Island,Soke
 
28 02 1851
IX
Fethiye,Mugla,Rhodos-(Tsunami)
 
24 07 1852
 
IX
Erzurum
 
28 02 1855
 
IX
Bursa,Kemalpasa-(300 deaths)
 
11 04 1855
 
X
Bursa-(faulting 20 km,1300 deaths)
 
12 10 1856
 
X
Rhodos,Karpatos,Girit-(Tsunami)
 
13 11 1856
 
IX
Rhodos, Aegean Sea
 
02 06 1859
10:30
 
IX
Erzurum-(15 000 deaths)
 
03 11 1862
03:00
 
IX
Turgutlu,Manisa
 
22 04 1863
 
IX
Rodos
 
23 07 1865
21:30
IX
Midilli,Canakkale,Gelibolu
 
07 03 1867
IX
Midilli-(500 deaths)
 
23 04 1868
IX
Erzurum,Kars
 
02 04 1872
07:45
IX
Antakya,Samandag-(1800 deaths)
 
01 02 1873
01:00
IX
Sisam Island, Izmir,Aydin
 
03 05 1875
09:00
IX
Dinar,Civril-(1300 deaths,20 km faulting)
 
10 1875
IX
Canakkale
 
01 11 1875
10:00
X
Erzurum
 
13 05 1876
06:00
IX
Afyonkarahisar-(many deaths)
 
29 07 1880
04:40
IX
Menemen,Emiralem,Izmir-(many deaths)
 
03 04 1881
11:30
X
Khios Island, Aegean Sea-(4000 deaths)
 
30 05 1881
IX
Van,Bitlis,Mus
 
15 10 1883
15:30
IX
Cesme, Aegean Sea (1500 deaths)
 
29 02 1885
18:30
IX
Aegean Sea
 
25 10 1889
23:20
IX
Midilli,Sakiz,Izmir
 
20 05 1890
IX
Refahiye,Erzincan
 
31 03 1893
IX
Malatya-(469 deaths)
 
10 07 1894
12:30
X
Prenses Island,Istanbul
 
19 08 1895
IX
Aydin
 
20 09 1899
10:30
IX
Nazilli,Aydin,Denizli,Usak
 
 
 
 
TARİH  
Saat (T.S.)
YER
29.4.1903
01:46
Malazgirt  (MUŞ) 
9.8.1912
03:29
Mürefte   (TEKİRDAĞ) 
4.10.1914
00:07
BURDUR 
13.9.1924
16:34
Horasan  (ERZURUM) 
7.8.1925
08:46
Dinar  (AFYON) 
22.10.1926
21:59
KARS - ERMENİSTAN 
31.3.1928
02:29
Torbalı   (İZMİR) 
18.5.1929
08:37
Suşehri  (SİVAS) 
7.5.1930
00:34
TÜRK –İRAN SINIRI 
19.7.1933
22:07
Çivril  (DENİZLİ) 
4.1.1935
16:41
Erdek  (BALIKESİR) 
19.4.1938
12:59
KIRŞEHİR 
22.9.1939
02:36
Dikili  (İZMİR) 
21.11.1939
10:48
Tercan  (ERZİNCAN) 
27.12.1939
01:57
ERZİNCAN 
13.4.1940
08:29
YOZGAT -KAYSERİ 
23.5.1941
21:51
MUĞLA 
10.9.1941
23:53
Erciş   (VAN) 
12.11.1941
12:04
ERZİNCAN 
15.11.1942
19:01
Bigadiç  (BALIKESİR) 
21.11.1942
16:01
Osmancık   (ÇORUM) 
20.12.1942
16:03
Erbaa  (TOKAT) 
20.6.1943
17:32
Hendek (ADAPAZARI) 
27.11.1943
00:20
Ladik  (SAMSUN) 
1.2.1944
05:22
Gerede-Çerkeş (BOLU) 
25.6.1944
06:16
Gediz   (UŞAK) 
6.10.1944
04:34
Ayvalık  (BALIKESİR) 
20.3.1945
09:58
Ceyhan-Misis(ADANA) 
21.2.1946
17:43
Ilgın  (KONYA) 
31.5.1946
05:12
Varto-Hınıs   (MUŞ) 
23.7.1949
17:03
Karaburun (İZMİR) 
17.8.1949
20:44
Karlıova (BİNGÖL) 
8.4.1951
23:38
İskenderun(ANTAKYA) 
13.8.1951
20:33
Kurşunlu (ÇANKIRI) 
3.1.1952
08:03
Hasankale (ERZURUM) 
22.10.1952
19:00
Ceyhan –Misis(ADANA) 
18.3.1953
21:06
Yenice (ÇANAKKALE) 
7.9.1953
05:58
Kurşunlu (ÇANKIRI) 
16.7.1955
09:07
Söke-Balat (AYDIN) 
20.2.1956
22:31
ESKİŞEHİR 
25.4.1957
04:25
FethiyeRodos(MUĞLA) 
26.5.1957
08:33
Abant (BOLU) 
25.4.1959
02:26
Köyceğiz (MUĞLA) 
23.5.1961
04:45
FethiyeRodos(MUĞLA) 
18.9.1963
18:58
Çınarcık (İSTANBUL) 
30.1.1964
19:45
Tefenni (BURDUR) 
14.6.1964
15:15
MALATYA 
6.10.1964
16:31
Manyas (BALIKESİR) 
13.6.1965
22:01
DENİZLİ 
7.3.1966
03:16
Varto-Hınıs (MUŞ) 
19.8.1966
14:22
Varto (MUŞ) 
22.7.1967
18:56
Mudurnu(ADAPAZARI) 
26.7.1967
20:53
Pülümür (TUNCELİ) 
3.9.1968
10:19
Bartın (ZONGULDAK) 
23.3.1969
23:08
Demirci (MANİSA) 
28.3.1970
03:48
Alaşehir (MANİSA
6.4.1969
05:49
Karaburun (İZMİR) 
28.3.1970
23:02
Gediz (KÜTAHYA) 
19.4.1970
15:29
Gediz (KÜTAHYA) 
23.4.1970
11:01
Demirci (MANİSA) 
12.5.1971
08:25
BURDUR 
22.5.1971
18:43
BİNGÖL 
6.9.1975
12:20
Lice (DİYARBAKIR) 
24.11.1976
14:22
Muradiye (VAN) 
5.7.1983
15:01
Biga (ÇANAKKALE) 
30.10.1983
07:12
ERZURUM – KARS 

İBRAHİM TUZCU WEB SİTESİ KURULUŞ:09.09.2017
SİTEYİ KURAN ve DÜZENLEYEN: MEHMET GÜVEN
EĞER TELİF HAKKININ İHLAL EDİLDİĞİNİ DÜŞÜNÜYORSANIZ LÜTFEN İLETİŞİMDEN BİZE YAZINIZ.



Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol